ANNELERİN BABALARIN EN GÜZEL AYNASI, YETİŞTİRDİĞİ ÇOCUKLARIDIR

Erdem GÜNALP

Değerli dostlarım;

İsviçre okul aile birliğinde görev yaptım. Dönemini de içine katarak, uzun zamandır yazmayı düşündüğüm anneler, babalar ve çocukları arasındaki ilişkileri üzerine düşüncelerimi Dr. Yaşar Ateşoğlu hocamızın gözlemleri ışığında sizlerle paylaşmak istiyorum.

Anneler babalar sevgi tomurcukları ile ördüğünüz yuvalarınızda mutluluğunuza mutluluk katacak bir yavrunuz Dünya’ya gelirken, Ebeveynler olarak mutluluktan havalara uçarız.

Anneler babalar sizlerde biliyorsunuz ki, yavrularımız Dünya’ya geldiklerinde ağladıklarına hepimiz yaşayarak görüyoruz.

Yavrularımız Dünya’da gözlerini açarken acıları, sevinçleri, zorluları yaşayarak hayata tutunacaklarını hissederler.

Anneler babalar olarak, yüreğimizden gelen sevgi rüzgarlarımızla yavrularımızı sarıp sarmalarız, yavrularımızın her yeni hareketleri bizlerin ayaklarımız yerden kesildiğini hissederiz.

Emeklediğinde başka bir sevinç gözyaşları düşer gözlerinize, yürüdüğünde başka bir özlemle kucak açarız yavrularımıza düşmesinler diye.

Yavaş yavaş büyür, soframıza katarız gülücükler dağıtsınlar diye. Mutlu oluruz yuvalarımızda üç kişi olduk diye.

Değerli anneler babalar sizler büyük fedakârlıklar yaparak bizlerin hayata tutunmanın neler olduğunu öğretmeye çalıştınız, bizlerde evlatlarınız olarak sizlere minnet duygularımızı şükran duygularımızı sunuyoruz.

Ama bizler evlatlarınız olarak bugünün koşullarına göre kendimizi dizayn etmek zorundayız, evlatlarınız olarak sizlerin hoş görüsüne sığınarak, bizlerde duygu düşüncelerimi dile getirirken, sizlere şunları söylemek istiyoruz, bizler sürekli bir büyüme ve değişim içindeyiz.

Sizlerin çocuklarınız ol sakta, başka bir kişilik olduğumuzu sakın unutmayın. Bizleri tanımaya ve anlamaya çalışın, her şeyi deneyerek öğreniyoruz.

Beni her zaman koruyup kollamayın. Davranışlarımın sonuçlarını görürsem, daha iyi öğrenirim. Bırakın kendi işimi kendim göreyim, büyüdüğümü başka nasıl anlarım ki!

Bana yerli yersiz söz vermeyin, sözünüzü tutmayınca anneler babalar olarak sizlere olan güvenim azalıyor.

Sizlerden ricam, bizlere kesin ve kararlı davranmaktan çekinmeyin, yanlış yola saptığımda bizleri sınırlayın. Tabi ki koyacağınız kuralların ve yasakların hepsini beğendiğimizi söyleyemeyiz. Ancak, hiç kısıtlama koymazsanız, ne yapacağız diye şaşırırız.

Anneler babalar öğütlerinizden çok, davranışlarınızdan etkilendiğimi sakın unutmayın, bizleri eğitirken anneler babalar olarak ara sıra yanlışlar yapabilirsiniz, bizler bunlar çabuk unuturuz.

Ancak birbirimize karşı saygımızın, sevgimizin azaldığını görmek bezleri çok yaralar sürekli tedirgin oluruz.

Çok konuşup, çok bağırmayın.

Yüksek sesle söylenenleri pek duymayız. Yumuşak ve kesin sözler bezlerde daha iyi iz bırakır. “Ben senin yaşındayken” diye başlayan söylemlerinizi hep kulak ardına atarız.

Küçük yanılgılarımızı, büyük suçmuş gibi başıma kalkmayın.

Bana yanılma payı bırakın, yanlış davranışlarımız üzerinde durup düzeltin.

Ceza vermeden önce bezleri dinleyin, suçlarımızı aşmadığımız sürece verdiniz cezalarınıza katlanabiliriz. Öğrenmeye en yakın anlarımız, sorular sorduğumuz anlarımızdır. Açıklamalarınız kısa ve öz olsun.

Bizleri yeteneklerimizin üstündeki işlere zorlamayın, Ama başarabileceğim işleri yapmamızı bekleyin.

Anneler babalar özellikle bizlere güven duyduğunuzu belli edin, bizleri destekleyin, çalışmalarımı övün, bizleri başkaları ile kıyaslamayın. Umutsuzluğa kapılırız, Bizlerden yaşlarımızın üstünde olgunluk beklemeyin.

Bütün kuralları birden öğretmeye kalkmayın, bizlere süre tanıyın, yüzde yüz dürüst davranmadığımız zaman ürkmeyin.

Bizleri köşeye sıkıştırmayın, yalanlara sığınmak zorunda bırakmayın.

Anneler babalar sizleri çok üzsek te soğukkanlılığınızı yitirmeyin, kızgınlığınızı haklı görebiliriz.

Hele başkalarının yanında bizleri aşağılamayın, gerçekten ortak yaşamımızın sonunun başlangıcı olur.

Sözlerimi şöyle noktalıyayım; Bizler Anneler babalar olarak yavrularımızla karşılıklı ilişkilerimizde sorunlarımız ne kadar büyük olursa olsun şunu aklımızdan çıkarmamalıyız.

Anneler babalar olarak bizler zaman zaman ayarsız olan yürek terazilerimizde çocuklarımızın yüreklerini tartmaya kalkmayalım, yavrularımızı incitiriz.

Oysa yavrularımız Dünya’ya incinmeye değil, anneler babalar yavrularınızı insanca, yürek sevgimizle, vicdani duygularınızla kucaklamak için varsınız.

Yavrularınızı geleceğe hazırlamak biz annelerin, babaların asli görevi olduğunu kimse unutmasın.

Konfüçyüs güzel bir sözü ile yazımı tamamlıyayım;

“Okumayı bilirsen, her insanın bir kitap olduğunu göreceksin”

Erdem Günalp

Bir yanıt yazın

Başa Dön